Kindi veya tam adıyla Ebū-Yūsuf Ya’kūb ibn Ishāk el-Kindī (Arapça:أبو يوسف يعقوب بن إسحاق الصبّاح الكندي (801?-866?). Abbasihalifelerinden özel ilgi ve destek gören Kindi, astronom ve astrolog olarak sarayda müneccimlik görevini de yürüttü. Ayrıca halife Mu’tasım’ın oğlu Ahmed’in eğitimini üstlendi. Kindi eserlerinin önemli bir kısmını aralarında hoca-talebe ilişkisinin ötesinde dostluğa dayanan bir yakınlık bulunan bu veliahdın isteği üzerine kaleme almış ve itlaf etmiştir. Ortaçağ Avrupası’nda “Alkindus” adıyla tanınan, ilk İslam filozofudur. Felsefesinde, Platon, Aristoteles ve Plotinus’un görüşlerinin bir sentezini yapmıştır. Felsefenin yönteminin kanıtlama, kanıtlamanın hedefinin maddeye biçim kazandıran özleri bilmek, felsefenin amacının ise Tanrı’ya erişmek olduğunu öne süren El-Kindi’ye göre, felsefi bilginin ilk basamağı akıl yürütmedir. İnsanın akılyürütme yoluyla adım adım basitten bileşiğe ve en yetkin olana doğru yükseldiğini öne süren filozof, varlığa akılcı bir açıdan yaklaştığı için, Allah’ın özüne ait sıfatları inkar etmiştir. Allah’ın sıfatlarının ancak olumsuz bir biçimde bilinebileceğini savunan El-Kindi’ye göre, Tanrı mutlak Bir’dir. Mutlak varlık olması nedeniyle, Mutlak Bir’in şekli, niteliği, niceliği, maddesi yoktur ve O göreli bir varlık değildir.
Soylu bir ailenin çocuğu olarak Kûfe’de doğdu. Dedesi Eş’as, Güney Arabistan’ın en büyük kabilelerinden biri olan Kinde’nin hükümdarıydı. Müslüman olduktan sonra kabilesinin ileri gelenleriyle Kûfe’ye yerleşmişti. Babası İshak b. es-Sabbah yıllarca Kûfe valiliği yaptı.
Kindi’nin doğum tarihi gibi ölüm tarihi konusunda net bir bilgi yoktur. Filozofun vefat ettiği tarih olarak 860, 869, 870 ve 873 gibi farklı tarihler ortaya çıkıyorsada Mustafa Addurrâzık bazı gerekçeler göstererek Kindi’nin 866 tarihinde ölmüş olabileceğini belirtmiştir. Kimi kaynaklarda ölüme sebep olan hastalıkların olduğu ve filozofun kronik romatizmal rahatsızlığından dolayı vefat etmiş olabileceğini söylemektedirler.(Kaya, 2002:3-6)
Küçük yaşta babasını yitirdi. Çocukluk ve ilk gençlik yılları Kûfe ve Basra’da geçen Kindî, geleneksel temel eğitimden sonra dil ve edebiyat alanında eğitim gördü. Halife Me’mun’un 830’da kurduğu Beytü’l-hikme’deki bilginler topluluğu arasında yer aldı. Mutezilidevlet yöneticilerinden destek gören Kindi Ehl-i Sünnet yanlısı Mütevekkil-Alellah’ın iktidarında saraydan uzak kaldı.
Kindi felsefeden tıbba, matematikten astronomiye, ilahiyattan siyasete, psikolojiden diyalektiğe, astrolojiden kehanete ve optiktenkimyaya kadar yirmi ayrı dalda eser vererek sayıları 277’yi bulan bir külliyat oluşturmuştur.
Akla büyük bir yer veren Meşşai felsefe akımını ilk başlatan kişi de olan Kindi’nin 17 eseri Latince’ye, 4’ü İbranice’ye tercüme edilmiştir. Mekân ve hareketin izafi olduğun-u, zamanın cisim ve hareketten ayrı düşünülemeyeceğini söylemiştir. “Yavaş dediğimiz şey, uzun zaman içinde belli bir mesafenin kat edilmesidir. Hızlılık ise kısa zaman içinde aynı mesafenin kat edilmesidir”
El-Kindi, kriptoloji biliminde Jül Sezar(MÖ 50) tarafından bulunan ve uygulanan tek alfabeli yerine koyma şifreleme yöntemini geliştirerek frekans analizini bulan ilk kişidir.
Hayatı
Kindi, Kinde kabilesinin büyüklerinden birinin evinde dünyaya geldi. İlk öğrenimini Kinde kabilesinin reisi olan babasından tamamladı. Sonra Bağdat’a gitti. Halife Memun veMutasım (Abbasi)’in dikkatini çekti ve Memun onu Beyt’ül Hikmet’e yönetici olarak atadı. Kindi’nin atanma nedeni, Bağdat’da Eski Yunan Felsefesinden ve ilmi metinlerden yaptığı tercümelerdir. Kindi aynı zamanda Güzel Hitabeti ile de bilinir. Hatta Halife Mütevekkil (Abbasi) onu özel hatibi olarak seçmiştir.
Mutasım (Abbasi) kardeşi Memun yerine hilafete gelince, Kindi’yi çocuklarının eğitmeni olarak görevlendirmiştir. Ancak, Kindi, Beyt’ül Hikmet’de kalmak istemiştir. Bu olayın birçok yorumu vardır. Bazıları, bu durumu Beyt’ül Hikmet de olan rekabete yorumlasa da, bazıları bunu Kindi’nin din konusunda daha çok ihtisas yapması olarak yorumlamıştır hatta bu yüzden Kindi bir takım sıkıntılar ile karşılaşmış ve bir dönem yazıtlarına el koyulmuştur. Henry Corbin- İslam’i konular araştırmacısı- Kindi’nin Mutasım (Abbasi) dönemindeBağdat’da Hicri 259 ( Miladi 873) yılında tek başına vefat ettiğini söylemiştir.
Ölümünden sonra, Kindi’nin felsefe alanında birçok çalışması yok olmuştur ya da kaybolmuştur. Felix Klein Franke, bunun birçok nedeni olduğunu söylemiş, bunlar; Din alanında sert eleştirileri ile dikkat çekmesi, bir diğer sebep ise Moğolların Bağdat’ı istilası sırasında bu eserleri yok etmesi, bu sebeplere ek olarak, büyük ihtimal doğrultunda yazıtlarının kendinden sonra gelen meşhur Farabi ve İbn-i Sina gibi filozoflar tarafından kabul görmemesi olarak yorumlamıştır.
Bilime Katkıları
Kindi, düşünce alanından başka konularda da alim bir kişiydi. Farabi ve İbn-i Sina’nın çalışmalarına rağmen, kendisi de yaşadığı asrın Büyük Müslüman Filozofları arasında sayılmıştır. Tarihçi İbnünnedim Fihrist (Katalog) adlı kitabında ondan bahsetmiştir. Aynı şekilde Rönesans dönemi İtalyan araştırmacı Gerolamo Cardano ondan şöyle bahsetmiştir;” Orta Çağ’ın en büyük on iki akıl bilimcisin den biridir.”
Astronomi
Kindi, Batlamyus’un “Güneş Sistemi” teorisini desteklemiştir. Bu teori; Dünyanın değişik sistemlerin merkezi olduğu ve bilinen gezegenler; Ay, Merkür, Mars, Venüs, Güneş,Jüpiter’in bu yörüngede döndüğünü söyler. Kindi bu teori hakkında; ” Rasyonel varlıklar bir yörünge içerisinde döner, dönüşü ise Allah’a itaati ve ona boyun eğmesi şeklinde olur.” Ancak ne var ki bu sözü, semai varlıkların etkisinin maddi dünyaya tesiri ile bir gizem haline gelmiştir.
Ancak Kindi, ruhsal varlıklar tarafından gerçek dünyaya tesirinin nasıl olduğu konusunda belirsizliğe düşmüştür. Kindi, Aristo’dan esinlendiği bir teoride, bu cisimlerin hareketleri ayın alt bölümünde sürtünmeye neden olduğu ve ilk aşamada toprak, ateş, su ve havayı oluşturdu düşünülen bu teoride, bu birleşmenin maddi dünyada her şeyi ürettiğini tasarlamaktadır.
Kindi astronomi konusundaki açık düşüncelerini, içerisinde soruların ve cevapların, “Hava değişimi”, “Güneş Tutulması”, “Yıldızların Işınları” tezlerinin bulunduğu 40 bölümden oluşan “Yıldızlardaki Kanun” adlı kitabında toplamıştır.
Eserleri
- Risale fil Akl Manaslk
- Risale fi Mahiyyetin Nevmi ver hayali beser.
- Risale fil Cevahiril Hamse.
- Risale fil illetis Selci vel Berdi vel Berki ves Savaiki ver Radi vez Zemherir.
- Risale fiş Şubat.
- Risale fi Vel Elel Hesana İhtiyaratil Eyyam.
- De İntellecto Secondum Aristoteles et Platonem.
- Risale fi İhtilafil Manazır.
- Fi Marifeti Kuval Edviyetil Murekkebe.
- Risale fi’l-İlleti’i-Levni’l-Lazeverdi
- Risale fi´l-hile li-def´i´l-ahzan.
- Risaletü Eflatun ila Furfuriyus fi hakikati nefyi´l-hem.