Abdurrahman es-Sufî (Farsça: عبدالرحمن صوفی; d. Aralık 903 – ö. 25 Mayıs 986), 10. yüzyılda yaşamış Farisi gökbilimci.
Ayrıca Abdülrahman Ebu el-Hüseyin, Abdülrahman Sufi, Abdurrahman Sufi ve batı dünyasında ‘Azophi’ olarak da bilinir; ay krateri Azophi ve küçük gezegen 12621 Alsufi onun adına isimlendirilmiştir.
Biyografi
Abdurrahman es-Sufi, 903’te İran’ın Rey şehrinde doğdu. İran İsfahan’da Emir Adud ad-Daula’nın sarayında yaşamış, Batlamyus’unAlmagest’inden yararlanarak hazırlamış olduğu yıldız kataloğu ile tanınmıştır. Bu katalogda, kırk sekiz yıldız takımında bulunan yıldızları tanıtıp bunların gökyüzündeki konum ve parlaklıkları bildirdikten sonra, Almagest’te geçen yıldız isimlerinin Arapça karşılıkları vererek, bu konuda Arapça’daki önemli bir boşluğu doldurmuştur. Abdurrahman el-Sufi’nin önerdiği terimler, daha sonra doğulu ve batılı gökbilimciler tarafından kullanılmış ve bunlardan 94 tanesi modern gökbilim literatürüne girmiştir. Batı dillerinde adı, farklı telaffuzların bir sonucu olarak ‘Azophi’, ‘İlbermosofim’, ‘Jeber Mosphim’ ve ‘Abuhassin’ gibi çeşitli şekillerde yer almaktadır.
Abdurrahman el-Sufi’nin gök cisimlerinin uzaklığını ölçmek için kullandığı rumh = 14B = Andromedae ve Pegasi’nin uzaklığı; zira’ = 1 /6 rumh = ZB 20; şibr 113 zira’; esba = 1/32 zira’ gibi birimler, uzaklıkların belirlenmesinde çok sağlıklı bir şekilde kullanılmıştır.
Abdurrahman el-Sufi, her yıldız takımının bir defa gökyüzünde görüldüğü, bir defa da gök küresinde görüleceği tarzda resmini çizmiş, daha sonra her yıldızın boylam, enlem, büyüklük ve rengini vererek yıldız kümelerine göre bir cetvel katalog meydana getirmiştir. Bu yıldız cetvelinin başlangıcı, İskender takviminin 1276 yılının ilk günüdür Hicri 20 Ramazan 353 Miladi Takvim 30 Eylül 964.
Boylamları, Batlamyus’un bulduğu boylamlara 66 yıl için 1 derece olmak üzere, toplam 42 derece 41 dakikalık bir sabit miktar ekleyerek bulmuştur. Hâlbuki Halife Me’mün zamanında “zicü’l-mümtehan’ın hazırlanmasında kullanılan Batlamyus’un cetveli, Menelaos’un verdiği değerlere 100 yıl için 1 derece eklenerek düzenlenmişti. Batlamyus’la başlayan kozmografik haritalar hazırlama geleneğinin Abdurrahman el-Sufi’den geçerek çağımıza kadar ulaştığı kabul edilmektedir.
Abdurrahman el-Sufi’nin astronomi aletlerinin ve enstrümantal tekniklerin geliştirilmesinde de önemli yardımları olmuştur. İbnü’l-Kıfti, 1043 tarihinde, onun tarafından yapıldığı rivayet edilen üç bin dirhem (10 kg kadar) ağırlığında gümüş bir gök küresinin Kahire’de bulunduğunu kaydetmektedir. 0 yaptığı düzenlemelerle usturlapların ölçme hassasiyetini de arttırmıştır. Biruni, Abdurrahman el-Sufi’nin 123,5 cm çaplı bir halka kullanarak ekliptiğin eğimini ölçtüğünü, İbn Yunus ise bu eğimi 23B 33′ 45” olarak bulduğunu ve onungeometrik ispatlar alanında da büyük bir bilgin olduğunu kaydetmektedir.
Abdurrahman el-Sufi’nin birçok Batılı astronoma tesir ettiği bilinmektedir. 13. yüzyılda Castilla-Leon Kralı X. Alfonso’nun hazırlattığı Libros dei Saber de Astronomia (astronomi bilgisi kitabı) adlı dört kitaptan oluşan İspanyolca ansiklopedi, onun Kitabü Suveri’l-kevakibi’s-sabite’siyle diğer müslüman astronomi bilginlerinin eserlerinden alınan bilgilere dayanılarak hazırlanmıştır. Abdurrahman el-Sufi’nin bu eseri, Libros dei Saber de Astrorzomia’da, Libros de los Estrellas (yıldızlar kitabı) başlığı altında ve yalnız tercüme edenlerin adıyla yayımlanmıştır. 16. yüzyıla ait Codices Latini Catinenses adlı astronomi ve astroloji katalogu da onun eserlerinden hareket edilerek kaleme alınmıştır. 15. ve 16. yüzyıllarda Viyana ve Nürnberg’deki ilim çevrelerinin de ondan faydalandıkları bilinmektedir. Ayın bir krateri onun adıyla anılmaktadır.
Abdurrahman es-Sufi, gökbilimsel aletlerin geliştirilmesinde de önemli hizmetlerde bulunmuştur. Güneş’in yüksekliğini ölçmekte kullanılan usturlapların ölçme duyarlılığını arttırmış ve 10 kg ağırlığında gümüşten bir gök küresi yapmıştır. Ayrıca, 123.5 cm çaplı bir halka kullanarak ekliptiğin eğimini 23º 33’ 45” olarak belirlediği bilinmektedir.